27 Bölüm
05:48:29
Önsöz
Önsöz
03:29
1. Bölüm
İki arkadaş. Biri genç bir kız. Yargıtay’dan emekli Hayri Hakveren’in kızı, yirmi üç yaşlarında Perihan. Sevimli, güzel bir kız. Öteki, gene o yaşlarda Behice adında güzel bir kadın.
10:24
2. Bölüm
Yaprakların sararıp da dökülmedikleri, güneşli, ılık bir güz gününde öğleden sonra, Yenişehir’den Fidanlık’a inen yolun başında, Perihan Vassaf Bey’e rast geldi. Durup konuştular.
14:19
3. Bölüm
Vassaf Bey’le yapılan bu gezintinin ertesi günü gene öğleden önce, Perihan Behice’ye uğramıştı. Vassaf Bey’le aralarında geçen konuşmayı Behice’ye anlattı.
35:45
4. Bölüm
Karlı bir günde öğleden önce, Behice Perihan’a gelmişti. Kapı önünde ayaklarını yere vurup karlarını silkerken, Zarife de paltosunu, atkısını alırken, Perihan odasından sesini dinleyip Behice’nin geldiğini anlayıp geldi.
07:35
5. Bölüm
Soğuk, sisli, ıslak bir mart günü Perihan, Güzide halasına gitmişti. Ablası Neriman için babası ile konuştuklarını anlatıyor:
“Dün gece yemekte bana, ‘Ablan dün gece yemekte yoktu, nerelere gidiyor?’ diye sordu.
10:38
6. Bölüm
Nisanın on beşi oldu. Havalar ısındı. Ağaçlar çiçeklendi. Güzide hala dizlerine örttüğü yün örtüyü katladı, devşirdi,32 yanı başına koydu.
08:02
7. Bölüm
Mayıs içinde bir pazar günü Behice’nin evinde toplanmışlar. Behice, Perihan, Neriman, Feride, Nezihe, Neriman’ın bir arkadaşı olan Meziyet adında bir kız, hepsi orada.
07:21
8. Bölüm
Ertesi gün Perihan, Güzide halasına gitmişti. Hala ona da Nergis Hanım’ın oğlunun geleceğini söyledi. İstanbul’dan bir hanım gelmiş de, Nergis Hanım onunla haber yollamış.
06:59
9. Bölüm
Düğün Gar Gazinosu’nun üst salonunda yapılıyor. Çağrılanlar saat dokuzda gelmeye başladılar. Şişmanca bir delikanlı, Bedri’nin yeğeni imiş, birkaç arkadaşı ile kapıda durmuşlar, gelenleri karşılıyor, ağırlıyorlar.
11:05
10. Bölüm
Düğünün ertesi pazar günü Perihan, akşama doğru uykudan kalkıp bir bardak süt içti; sonra da Güzide halasına gitti. Biraz sonra Behice de oraya geldi.
15:52
11. Bölüm
Birkaç gün sonra Behice, Perihan’ın soğuk alıp hastalandığını duyup yoklamaya geldi. Feride de gelmişti. Kapı önünde birbirine rast gelip doğru Perihan’ın odasına girdiler.
08:12
12. Bölüm
Perihan on gün kadar yatağında kaldı. Epeyce de süzüldü; güzel kaşları büsbütün meydana çıktı, gözlerinin altı azıcık gölgelendi, yüzünü düşünceli bir güzellik bağladı.
11:26
13. Bölüm
Ertesi gün öğleden sonra Behice, Perihan’a uğradı. Sabahleyin Tuğrul’un gelip Hayri Bey’le görüştüğünü, Hayri Bey’in onu yemeğe alıkoyduğunu, yemekten sonra Perihan’la çıkıp gittiklerini öğrendi.
07:11
14. Bölüm
Bu işler bir perşembe günü olmuştu. Bundan sonra gelen cumartesi günü sabahleyin Behice, Perihan’ı görmeye geldi. Bu gece kocası ile bir hiç için darılışmış, sonra da barışmışlar. Ama Behice’nin yüreği yaralı kalmış.
09:47
15. Bölüm
Aradan tam yedi gün geçti, bir sabah Perihan odasını toplarken kapı çalındı. Biraz sonra Zarife gelip Tuğrul’un geldiğini haber verdi.
14:22
16. Bölüm
Perihan eve dönüp odasına girince, karyolasının kıyısına oturup, “Oh, bu üzüntüden kurtuldum” diye düşündü. “Genç bir maden mühendisinin karısıyım, kocam güzeldir.
03:29
17. Bölüm
Perihan, Tuğrul’a telefon etti. “Nasılsın? İyi misin? Ben iyiyim” gibi sözler. Tuğrul, “Geleyim mi?” diye soruyor. Perihan;
“Olmaz, şimdi benim işim var” dedi, “akşamüstü ben otele uğrarım, gezeriz.”
16:00
18. Bölüm
Behice, Perihan’a anlatıyor:
“Halan giyindi kuşandı, doğrusu hanımefendidir...
09:02
19. Bölüm
Perihan, Behice’ye anlatıyor:
“Geçen gece, ablamla Bedri halama gitmişler. Sana söylediklerini halam onlara da söylemiş.
10:28
20. Bölüm
İşleri İstanbul’da uzadığı için Feride nikâhta bulunamamıştı. Behice ile Perihan, nikâhın nasıl geçtiğini ona anlatıyorlar:
09:40
21. Bölüm
Tuğrul’un İstanbul’a gitmesi kararlaştırılmıştı da gidip orada ne yapacağı, ne alacağı daha iyice kararlaşmamış idi; bir sabah avukat çıkageldi.
10:56
22. Bölüm
Perihan’ın düğününün ertesi günü Nezihe, Behice’ye gelmişti. Düğünü konuşuyorlar. Behice:
“Neriman’ın düğünü bence daha eğlenceli olmuştu.”
10:28
23. Bölüm
İki yahut üç hafta sonra bir gün Behice, Perihan’a uğradı:
“Nerelerdesin? Kapanmışsınız eve. Bırak. Oğlana bu kadar yapışmasana!”
10:16
24. Bölüm
Mektuplar
00:42
25. Bölüm
... Bana sitem edip durma şekerim, işlerim başımdan aşmış. Sürekli kış yağmurları yağıyor. Ben bu yağmurlar altında Galata’nın o hanı senin, bu hanı benim avukat, tellal odalarını dolaşıyor; bin türlü can sıkıcı işlerin arkasından koşuyorum...
40:35
26. Bölüm
Vassaf Bey (İkinci Yazım) : Yazar, yarım kalmış bu roman üzerinde çalışmayı sürdürmüş ve yeni taslaklar oluşturmuştur. İşte bu taslak, onlardan biridir.
44:13